İbn Haldun Üniversitesi İletişim Fakültesi, Yeni Medya ve İletişim Bölümü lisansüstü öğrencileri, saha ziyareti kapsamında 26 Kasım Çarşamba günü Al Jazeera’nın İstanbul Bürosu’nu büro şefi Abduladheem Mohamed’in ev sahipliğinde ziyaret etti. Ziyarete Dr. Yasmin Aldamen ile doktora öğrencileri Shaymaa Faour, Dilara Maraba, Hadi Salahat, Adama Bamba ve Mona Shaheen katıldı. Program, kıdemli gazetecilerle yapılan soru cevap oturumu, stüdyolar ve farklı birimlere yönelik rehberli tur ile tamamlandı.
Ziyaret kapsamında öğrenciler, Al Jazeera gazetecilerinin aktardığı deneyimler aracılığıyla savaş muhabirliğinin sahadaki gerçekleriyle tanışma imkânı buldu. İstanbul Bürosu muhabiri Omar Alhajj, Azerbaycan Ermenistan çatışması, 2022’den bu yana devam eden Ukrayna Savaşı ve Suriye Savaşı sırasında karşılaştığı mesleki risklere dair deneyimlerini paylaştı. Suriye’deki görev sürecinden bir anekdot aktaran Alhajj, Beşşar Esed rejiminin çöküşüne giden süreçte olayları hangi koşullar altında haberleştirdiklerini anlattı. Dr. Yasmin Aldamen ise Al Jazeera’nın işgal süreçlerinde yaşanan ihlalleri belgelemeye odaklanan yayıncılık yaklaşımına, çatışma ve savaş bölgelerindeki öncü habercilik pratiğine ve uluslararası gazetecilikteki konumuna dikkat çekti.
Oturuma ayrıca yapımcı ve simültane tercüman Nedal Siyam, haber yapımcısı ve gazeteci Ali Abo Rezeg ile Al Jazeera Muhabiri Amer Lafi katkı sundu. Tartışmalarda Al Jazeera’nın kriz ve çatışma haberlerine yönelik editoryal yaklaşımı ele alındı. Özellikle İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları bağlamında, uluslararası insan hakları kuruluşlarının değerlendirmeleri ve bu sürecin küresel kamuoyundaki yansımaları tartışıldı.
Öğrencilerin gazetecilikte tarafsızlık konusundaki sorularına yanıt veren konuşmacılar, tarafsızlıktan ziyade profesyonellik, doğruluk ve etik sorumluluğun altını çizdi. Gazze örneği üzerinden, Filistinli gazetecilerin sahada yüksek kişisel riskler altında yürüttükleri haberciliğin önemi vurgulandı. Uluslararası gazetecilerin bölgeye erişiminin kısıtlandığı koşullarda, yerel gazetecilerin rolünün daha da kritik hale geldiği ifade edildi. Gazeteci Ali Abo Rezeg, İsrail saldırılarında 10 Ağustos 2025’te hayatını kaybeden Filistinli gazeteci Anas al Sharif örneğine değinerek, yerel muhabirlerin çatışma dönemlerinde üstlendikleri hayati role dikkat çekti. Yerel gazetecilerin sahadan aktardıkları bilgilerin, çağdaş gazetecilik çalışmaları açısından yeni bir akademik model olarak ele alınması gerektiğini ifade etti.
Konuşmacılar ayrıca Al Jazeera’nın, sahadan doğrudan haber üreten yerel gazetecileri istihdam etmeye öncelik verdiğini ve çatışmalarda farklı tarafların görüşlerine yer verme ilkesini benimsediğini vurguladı.
Filistinli kayıpların haberleştirilmesinde kullanılan dil ve terminolojiye ilişkin bir soruya yanıt veren Amer Lafi, Al Jazeera gazetecilerinin kişisel yorum katmadan, doğrulanmış olguları aktarmakla yükümlü olduklarını belirtti. Kanalın muhabirlerinden aktivist bir tutum sergilemelerini beklemediğini vurguladı.
Oturumda ayrıca gazetecilikte yapay zekanın rolü de ele alındı. Nedal Siyam, yapay zekânın çeviri süreçlerinde destekleyici bir araç olarak nasıl kullanıldığını aktarırken, bu teknolojilerin beraberinde getirdiği etik sorumluluklara dikkat çekti. Ali Abo Rezeg ise Katar’daki Al Jazeera merkezinde geliştirilen yapay zekâ temelli projelere kısaca değindi.
Programın devamında öğrenciler, televizyon stüdyosu ve kontrol odasını ziyaret ederek ses ve görüntü yönetimi başta olmak üzere yayıncılığın teknik boyutları hakkında bilgi edindi. Ziyaret, büro şefi Abduladheem Mohamed ile gerçekleştirilen değerlendirme toplantısı ile sona erdi. Mohamed, bu bölümde Al Jazeera’nın gündem belirleme süreçleri ve günlük haber merkezi işleyişine dair değerlendirmelerde bulundu.
Programın sonunda Dr. Yasmin Aldamen, İbn Haldun Üniversitesi İletişim Fakültesi adına Al Jazeera ekibine ve büro şefi Abduladheem Mohamed’e, öğrencilere sunulan bu değerli eğitim fırsatı için teşekkür etti.